GPS’nin hayatımızdaki yeri bundan 50 yıl kadar öncesine dayanmakta olup, günümüzde adeta iç içe geçtiğimiz bir terim haline geldi.
Teknoloji dünyasının en büyük buluşlarından biri olarak kabul edilen GPS, yaklaşık 50 yıldır kullanılmaktadır. İlk olarak askeri amaçlar için tasarlanan GPS, zaman içerisinde gündelik hayatın bir parçası haline gelmiştir. GPS ile konum takibi ve tespiti yapılabilmekte olup çok geniş bir kullanım alanı bulunmaktadır.
GPS projesinin temelleri 1960’lı yıllara dayanmakta olup, proje gizli mühendislik çalışmalarının ürünü olarak sunulmuştur. ABD Savunma Bakanlığı ise GPS teknolojisini 1973 yılında 24 uydu ile çalışacak bir biçimde tasarlamıştır. Yine de projenin tam olarak işler hale gelebilmesi 1994 yılını bulmuştur. Yani GPS’nin her ne kadar geçmişi 50 yıl öncesine dayanıyor olsada tam olarak aktif hale gelerek yaygınlaşmaya başlaması 2000’li yıllara yaklaşırken olmuştur. GPS o dönemde Bradford Parkinson, Ivan A. Getting gibi mühendislerin icatlarıyla bugünkü haline kadar gelmiştir.
GPS, ulaşımlarda konum, zaman ve hız verilerini senkronize edebilmek amacıyla işlev gören bir navigasyon sistemi olup, arabalar, cep telefonları, akıllı saatler gibi pek çok alanda kullanılmaktadır. Haritada bulunmuş olduğunuz konumu gösteren GPS teknolojisi, böylece artık kaybolmayı büyük bir sorun olmaktan çıkarmıştır.
Farklı sektördeki kuruluşlar ve işletmelerce de kullanılan güçlü bir araç olan GPS teknolojisi, pilotlar, tekne kaptanları, askeri kuruluşlar, harita mühendisleri ve hatta standart kamyon v.b. araç sürücüleri tarafından sıklıkla kullanılmaktadır. Günümüzde insanlar yaya iken bile akıllı telefonlarında GPS’yi aktif hale getirerek bulmak istedikleri bir dükkanı, sokağı v.b. rahatça bulabilmektedir.
En fazla da askeri amaçlar için kullanılan GPS, istihbarat ve İHA görevlerinde yaygın olup, askeri silahların belirlenen hedefi vurabilmesi adına çalışmalarda kullanılmaktadır. GPS bu açıdan bakıldığında tahlikeli bir güç olup, aynı zamanda yasal olmayan konum takiplerinin yapılıyor olması insanların kişisel gizlilik hürriyetinin ihlali tehlikesini doğurmaktadır.